Bu seneki asrın hayal kırıklığı ödülümüz ‘yetmez ama evet’çilere geliyor. ‘Aman askeri vesayet gidiyor’, ‘yavrum ordu kışlasına çekiliyor’, ‘vay ne güzel darbelerle hesaplaşacağız’ derken bütün keserler ve saplar dönüverdi malesef. AKP yasama ve yürütme erkini güçlendiriyormuş gibi görünüp aslında ittire ittire kendine temiz, sorgulanamayan ve özgürce at koşturabileceği bir oyun alanı açarken bunu fark edemeyenler ya da etmek istemeyenler şimdi AKP gemi azıya alınca feveran etmeye başladılar. Hatta bazıları o kadar utanıyor ki feveran bile edemiyorlar. Evet utanmalılar. Oh olsun demiyorum kesinlikle ama utanmalılar. En başta da aydın geçinen, herşeyi çok bilen o koca koca adamlar ve kadınlar. Hepsi utanmalılar.
Aydın, aydınlanmış ise eğer, toplumun bir ‘kıt’ önünde sosyal ve siyasi hassasiyetlere sahip olmalı. Okumalı, araştırmalı ve düşünmeli. Güce sahip olanın onu suistimal edeceğini, bir takım ittifakların ardında bazı temel pazarlıkların (ulterior motive) olduğunu sezebilmeli. Bir aydın ‘a ben onu görmemiştim, ben öyle olacağını düşünmemiştim’ diyemez, dememeli. Faydalı aptallar değiller belki ama ‘faydacı öngörüsüzler’ onlar. Ve şimdi muktedir, toplumsal hayatın her alanında, bu ‘aydınların’ onlara verdiği -ve verdirdiği- güç ile anamızı ağlatmaya devam ediyor. Olan ne onlara, ne ‘laik kemalistlere’, ne ‘islamcılara’, ne ‘milliyetçi sağcılara’ ama bize oluyor.
Türkiye’de Liberal Entelektüeller İslamcıların Faydalı Aptallarını Mı Oynadılar?